JMO Genel Başkanı’nın Türkiye Deprem Tehlike Haritası ile ilgili iddiasına cevap
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun, bazı yayın organlarında Türkiye Deprem Tehlike Haritasına ilişkin yer alan haberlerle ilgili 27 Temmuz 2022 tarihinde yaptığı açıklama
Eklenme Tarihi: 27/07/2022
Bazı medya yayın organlarının internet sayfalarında
25 Temmuz 2022 tarihinde TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Yönetim Kurulu
Başkanı Hüseyin Alan’a atfen yayımlanan “Ege’yi
ürküten deprem raporu” başlıklı haberde, 18 Mart 2018 tarihinde Resmi
Gazete yayımlanan ve 01 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye
Deprem Tehlike Haritasında tanımlanan deprem
ivme değerlerinin olduğundan daha düşük alındığı,bu değerlere esas alınarak mevcut yönetmeliğe göre inşa edilecek
‘mevzuata uygun' binaların bile ilk depremde yıkılma riskiyle karşı karşıya
kalacağı, bu durumun sadece İzmir ile sınırlı olmadığı ve diğer kentler
için de geçerli olduğu iddia edilmiştir!Türkiye
Deprem Tehlike Haritası ile ilgili olarak Resmi Gazetede yayımlanan
kararın iptali için Danıştay 6. Dairesinde açılan davaya sundukları “bir dizi teknik rapor ve araştırma sonuçlarına rağmen mahkemenin riskleri
görmezden gelerek düzenlemeleri iptal etmemesine anlam verilemediği” ifade edilmiştir.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) olarak, hiçbir veriye ve araştırmaya
dayanmaksızın ortaya atılan bu büyük iddiayı hayretle ve aynı zamanda esefle karşıladığımızı
ifade etmek isteriz. Konunun uzmanı olmayan kişi ve kuruluşların sorumsuzca
ortaya attığı bu tür iddialar tümü ile geçersizdir.
JMO tarafından Danıştayda açılan dava dilekçesi incelendiğinde, davanın Türkiye
Deprem Tehlike Haritasında tanımlanan “ivme
değerlerinin olduğundan daha düşük alındığı” gerekçesi ile açılmadığı ve bu
konuda mahkemeye hiçbir araştırma sonucu ve rapor sunulmadığı görülmektedir.
Dava konusu, önceki deprem tehlike haritalarında esas alınan “deprem bölgesi”
kavramına yeni Türkiye Deprem Tehlike Haritasında yer verilmemesi ve onun yerine deprem
parametrelerinin noktasal bazda tanımlanması nedeniyle mevcut mevzuatla
uyumsuzluk oluşacağı iddiasıdır. Bu iddianın hiçbir geçerliliğinin bulunmadığı,
yeni haritadaki noktasal bazlı veri sisteminin deprem tehlikesini ülke çapında
çok daha doğru ve hassas biçimde tanımladığı ve mevcut mevzuatla çelişmediği Danıştay
kararında açık olarak ortaya konulmuştur. Danıştay kararında ayrıca bu konuda 2016
yılında yapılan çalıştay öncesinde genel görüş ve eleştiriye açılan Türkiye Deprem Tehlike Haritası
taslağı hakkında JMO’nun hiçbir görüş bildirmediği de açık olarak
belirtilmiştir.
Meydana gelen bu müessif gelişme, meslek odalarının bazılarının, çok
disiplinli bir konu olan deprem konusunda ihtisas ayrımına gerekli özeni göstermediğini
bir kez daha ortaya koymuştur. Danıştay kararında açıkça ifade edildiği üzere,
ilgili üniversitelerden ve kamu
kuruluşlarından çok sayıda uzmanın katılımı ile hazırlanan Türkiye Deprem
Tehlikesi Haritası ve onunla aynı tarihlerde yayımlanarak 01 Ocak 2019’da
yürürlüğe giren Türkiye Bina Deprem Yönetmeliğine göre projelendirilen ve inşa
edilen binaların ilk
depremde yıkılma riskiyle karşı karşıya kalacağı
şeklinde JMO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan tarafından sorumsuzca ortaya atılan mesnetsiz iddianın kamuoyu
tarafından ciddiye alınmamasını rica eder, harita ve yönetmeliğin Türkiye’de
depreme dayanıklı bina inşaatına olumlu yönde büyük katkılar getirdiğini,
konunun sahibi TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası olarak kamuoyunun dikkatine
sunarız.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu