Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri son bulsun diye karanlığa karşı direnci yükselteceğiz!

Eklenme Tarihi: 09/03/2015

Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri son bulsun diye karanlığa karşı direnci yükselteceğiz!

Bundan tam 158 yıl önce, 8 Mart 1857 tarihinde ABD?nin New-York kentinde 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları ve eşit işe eşit ücret istemiyle fabrikalarında direnişe geçtiler; bu direnişte polisin saldırması sonucu çoğu kadın 129 işçi hayatını kaybetti.

Savaşın, sömürünün olmadığı, insanca, güzel bir dünya özlemi taşıyan kadınlar olarak, 158 yıl önce sömürüye karşı direnerek hayatlarını kaybeden işçilerin anısına 8 Martları, 105 yıldır tüm dünyada kadınların hak arama mücadelesi günü olarak kutluyoruz. 

Ve bu yıl da 8 Mart`ta yüksek sesle bir kez daha;  biz varız, sömürüye, erkek egemen sisteme, güvencesiz, esnek çalışma koşullarına, kadını aile tanımına sıkıştıran, eve hapseden, kadın cinayetlerine zemin hazırlayan zihniyete karşı olduğumuzu duyuruyoruz.  

Her geçen yıl 8 Martların ve kadın mücadelesinin sürekli bir biçimde, kesintisiz hayatın her alanında yükseltilmesinin önemi artıyor.

Çünkü ne yazıktır ki, bu topraklarda kadınlar üzerindeki cinsel ve sınıfsal sömürü, her zeminde uygulanan cinsiyetçi ayrımcılık, kadın cinayetleri devam etmektedir. Hatta toplumsal yaşamın giderek gericileşmesi kadın üzerindeki baskının her geçen gün daha da artmasına neden olmaktadır. Kadın cinayetleri ürkütücü boyutlardadır. 

Kadınların can güvenliğini sağlamak yerine onlara annelik dayatılmaktadır; kürtaja, sezaryen yaptırmaya karşı girişimlerle, kadınların kendi bedenleri üzerinde söz hakkı engellenmeye çalışılmakta;  evlilik ve `aile` yüceltilerek kadınlar eve hapsedilmek istenmekte, toplumsal yaşamdaki hakları kısıtlanmaktadır

Türkiye`de kadın cinayetlerine zemin hazırlayan dayatmacı ve baskıcı politikaların egemen olmasının sonucu kadın cinayetlerinin, tacizin ve tecavüzün katlanarak arttığı ve neredeyse olağan sayılır hale geldiği bu süreçte; kadını hiçleştiren bu politikalara, kader haline getirilen dayatmalara karşı durmak için, hayatın her alanında mücadeleye ve kadınların mücadele içinde yer almalarına her zamankinden daha çok ihtiyaç vardır.

Bizler ülkemizdeki bu karanlık tablonun ortadan kalkmasını istiyor ve bu amaçla mücadele ediyoruz.

Kadına yönelik şiddeti arttıran, meşrulaştıran her türlü politikaya,kadın emeği başta olmak üzere emeğin sömürülmesine; kadın katili ve tecavüzcü erkekleri koruyan erkek egemen yargıya ve bu yargıyı yaratan sisteme karşıyız.

Evde, işte, sokakta, yaşamın her alanında kadına yönelik şiddet, baskı ve tehdidin, kadın cinayetlerinin son bulması için karanlığa karşı direnci birlikte yükselteceğiz. Özlemimiz eşit, özgür, şiddetin, yoksulluğun, yolsuzluğun, sömürünün, kadın cinayetlerinin olmadığı bir dünya içindir.

Duygu Argunşah

İMO Adana Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi