Neden Ankara`da taşkınlar sık sık yaşanmaktadır?
Yanıt açık ve nettir: Ankara`nın genelde kentsel teknik altyapısı, özelde kentsel drenaj sistemi (yağmursuyu ve pissu kanalizasyon ağı) yetersizdir. Sadece yetersiz değil, çağımızın teknik ve mühendislik yaklaşımına uygun bir altyapısı bulunmamaktadır.
Halen Ankara`nın kentsel drenajı birleşik sistem ağırlıklı olduğundan, taşkın sırasında evsel atıksu ve pissular da yüzeye çıkmakta ve sel sularına karışmaktadır.
Son yıllarda yağışlardaki bazı düzensizlikler, belirsizlikler ve aşırılıkların genelde fosil yakıtların aşırı kullanımından, artan karbon salınımından ve iklim değişikliğinden kaynaklanabileceği de ileri sürülmektedir.
Bu genel saptamaların yanı sıra Ankara özelinde son yıllardaki gelişmeler su baskınlarının asıl belirleyicisi oluşmuştur. Şöyle ki;
-Yapılaşma gerek yatayda gerekse dikeyde çok büyük alanlar, mekânlar kaplamıştır,
-Yoğunluğu olağanüstü artan bu alanların ulaşım, su, kanalizasyon, elektrik, gaz vb. ihtiyaçlarına koşut altyapı planlaması ve yapımı gerçekleştirilememiştir,
-Eski yeşil alanları binalar, kuleler, iş merkezleri, AVM vb.`nin çatıları örtmüştür,
-Toplu taşımanın değil, otomobillerin kenti durumuna dönmüş, bunun sonucu yeni yollar açılmış, her yol asfaltlanmıştır,
-Ankara çanağı içerisinde yeşil alan azalmıştır, akışa geçecek suyu emecek toprak yüzeyi, yeşil alan kalmama noktasına gelmiştir,
-Kaldırımlar yollara, yollar asfalta dönmüştür (sadece 2013 yılında Ankara Çanağına hizmet veren belediyelerin döktüğü asfalt 7 milyon 500 bin tonu bulmuştur).
Sonuç olarak;
Taşkınlar, Ankara çanağında yüzyıllardır yaşanan bir doğa olayıdır. Ancak, taşkının su baskınına dönüşmesi bizlerin vurdumduymazlığından, kentin temel sorunlarını önemsemememizden, rant iştahımızdan ve daha da önemlisi kent yöneticilerinin ve karar vericilerin ihmalkarlığından kaynaklanmaktadır. Bilimsel öngörülerin göz ardı edilmesi, bir planlamanın olmaması ve gerekli altyapı yatırımlarının temel mühendislik ölçütlerine göre zamanında gereği gibi yapılmaması su baskınlarının olumsuz etkilerini büyük ölçüde artırmaktadır.
Eğer derelerin, çayların, akarsuların üzerini kapatır, ‘dere ıslahı` yapıyorum diye kesitlerini daraltır, altlarına beton döküp toprakla temasını engeller, üstünden yol geçirir, çevresini imara açar ve yeni rant alanları yaratırsan gün gelir SU, kendi mülküne sahip çıkar, işgalcileri kovar, enkazı ortalıkta bırakır ve hatta birikmiş alacaklarını da tahsil eder…
Burada sorulması gereken soru, neden son yıllarda bu tür su baskınlarının daha sık yaşandığı, daha yıkıcı olduğu ve neden bu soruna kalıcı bir çözüm üretilip gerekli önlemlerin alınmadığı olmalıdır.
Ankara`da yaşadığımız bu tür su baskınları kader değildir! Sorumluları Yerel Yönetim ve buna bağlı ilgili İdarelerdir.
SON AYLARDA ANKARA`DA SUYA YAPILAN ARDIŞIK ZAMLAR
Ankara`daki konutların kullandığı su birim fiyatı Eylül ayında metreküp başına 2 lira 98,5 kuruş iken, Ekim ayı faturalarına yansıyan birim fiyat 3 lira 3,3 kuruşa yükseltilmiştir. Kasım Ayı faturalarında ise söz konusu birim fiyat 3,033 TL`den 3,04 TL`ye yükseltilmiştir. Aralık Ayı`nda da 3,15 TL`ye çıkmıştır.
SON BİR YILDA (Aralık 2014 / Aralık 2015) İçmesuyu Birim Fiyatındaki ARTIŞ:
Aralık 2014`te Su Birim Fiyatı: 2,8075 TL / m3
Aralık 2015`te Su Birim Fiyatı: 3,1500 TL / m3
Bir yıldaki artış oranı: % 12,20
2016 YILINDA UYGULANACAK ZAMLAR
15 Aralık Salı günü Büyükşehir Belediye Meclisinde ASKİ`nin 2016 yılı bütçe görüşmelerinde Ankara şebeke suyunun birim fiyatı oyçokluğu ile 5,02 TL olarak belirlenmiştir. (Ancak bu birim fiyatın içinde atıksu bedeli de bulunmaktadır. Ankara`da atıksu birim fiyatı su birim fiyatının %50`sidir. Bu oran İstanbul`da %100`dür).
Yani; Ankara`da net su birim fiyatı: 3,347 TL / metreküp`tür.
Söz konusu Meclis Kararının alındığı Kasım Ayı su birim fiyatının 3,04 TL/metreküp olduğu dikkate alındığında 2016 yılında suya yapılacak zammın %10,1 olduğu görülecektir.
GERÇEKLEŞEN 2016 YILI ZAMLARI
Ocak Ayı su birim fiyatı 3,35 TL / metreküp olarak uygulanmaya başlanmış bulunmaktadır. (bir ay içerisindeki artış oranı yaklaşık %6,35`tir)
Şubat Ayı faturalarında ise su birim fiyatı 3,37 TL / m3 olmuştur.
Mart ayı içerisinde, bir önceki aya göre zam yapılmamıştır.
Nisan ayında su birim fiyatı 3,378 TL/m3
Mayıs ayında 3,398 TL/m3
Haziran ayında 3,443 TL/m3
Temmuz ayında ise 3,458 TL/m3 dolaylarına çıkarılmıştır
Aralık 2015`te 3,15 TL/m3 olan su birim fiyatı, 2016 yılının ilk yedi ayında yaklaşık %9,8 civarında artırılmış bulunmaktadır.
2016 YILI SU BİRİM FİYATLARI DÖKÜMÜ ve ANALİZİ
Tarih | Birim Fiyat (TL / m3) | Net Fark (TL) | Ardışık Artış Oranı (%) | Yıl Başına göreArtış Oranı (%) |
Aralık 2014 | 2,807 | | | |
Aralık 2015 | 3,150 | (0,343) | | (12,20) |
Ocak 2016 | 3,350 | 0,200 | 6,35 | 6,35 |
Şubat 2016 | 3,370 | 0,020 | 0,60 | 6,98 |
Mart 2016 | 3,370 | 0,000 | - | 6,98 |
Nisan 2016 | 3,378 | 0,008 | 0,22 | 7,24 |
Mayıs 2016 | 3,398 | 0,020 | 0,59 | 7,87 |
Haziran 2016 | 3,443 | 0,045 | 1,33 | 9,30 |
Temmuz 2016 | 3,458 | 0,015 | 1,345 | 9,78 |
ANKARA`DA İÇMESUYU FİYATLANDIRMASI
Ankara`da ASKİ abonelerinin faturalarına yansıyan su bedelleri toplamı 5 farklı bileşenden oluşmaktadır. Bunlar; su bedeli, atıksu bedeli, Şube yolu payı, KDV ile Çevre Vergisidir. Su birim fiyatındaki artış, ‘şube yolu payı` ve ‘Çevre Vergisi` hariç diğer kalemlere de yansımaktadır.
2015 yılı içinde ‘şube yolu payı` aylık maktu 4,89 TL olup, ‘Çevre Vergisi` ise ayda tüketilen beher metreküp içmesuyu karşılığında 26 kuruştur. Atıksu bedeli su bedelinin %50`si olarak eklenmekte, ayrıca toplam tutar üzerinden %8 oranında KDV eklenmektedir. Ancak, faturalarınızdaki kalemleri dikkatli bir biçimde incelediğinizde söz konusu KDV oranının % 10`un üzerinde tahakkuk ettirildiği görülebilecektir.
Öte yandan, Mayıs ayından buyana, KDV kapsamında her bir faturada 90 kuruşluk bir meblağın da tahsil edildiği görülmektedir!
2016 yılı başında ‘şube yolu payı` aylık maktu 4,89 dan 5,00 TL`ye artırılmış olup, ‘Çevre Vergisi` ise ayda tüketilen beher metreküp içmesuyu karşılığında 26 Kuruş`tan 27 Kuruş`a yükselmiştir.
YİNELEDİĞİMİZ TEMEL BİLGİ
Ankara`ya içme, kullanma ve endüstri suyu sağlayan (Kesikköprü Barajı dışında) tüm yüzeysel su kaynakları depoladıkları suları cazibeyle (pompajsız) Ankara`nın yine Kuzey`inde yer alan arıtma tesislerine aktarmaktadır.
Bunlardan Akyar barajı sularını Eğrekkaya barajına, Eğrekkaya ve Kavşakkaya barajları da Kurtboğazı barajına depoladıkları suları aktarmaktadır. Kurtboğazı ve Çamlıdere barajlarından da hamsu İvedik İçmesuyu Arıtma Tesisine iletilmektedir. Çubuk-II Barajında depolanan sular ise Pursaklar İçmesuyu Arıtma Tesisine verilmektedir. Halen yapımı sürdürülen Gerede Sistemi`nin hizmete alınması ile Filyos yukarı havzasından bulunan Ulusu Çayı suları ise Çamlıdere barajına iletilmiş olacaktır.
Kızılırmak üzerindeki Kesikköprü Barajı da yaklaşık 130 kilometrelik birbirine paralel 3 isale hattı ile (pompajla - yaklaşık 720 metre terfi yüksekliği ile) yine İvedik Arıtma Tesisine bağlanmaktadır. Ancak, 02 Nisan Perşembe gününden buyana, yaklaşık 14,5 aydır Ankara`yaKızılırmak hamsuyu iletilmemiştir. 2015 yılı başından buyana geçen yaklaşık 400 gün içerisinde sadece 85 gün Kesikköprü Barajından Kızılırmak hamsuyu Ankara`ya pompalanmıştır. Söz konusu 85 günde bu miktar toplam (brüt olarak) 21 milyon 35 bin metreküp olmuştu.
İMO Ankara Şubesi, Ankara Su Çalışma Grubu adına
Hasan Akyar
29 Ağustos 2016