HDP`YE YÖNELİK SALDIRIYI KINIYORUZ!
TMMOB Ankara İKK, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, Ankara Tabip Odası, Ankara Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası tarafından 18 Haziran 2021 tarihinde Eğitim Sen 5 Nolu Şube ?HDP`ye Yönelik Saldırıyı Kınıyoruz!? başlıklı ortak bir basın açıklaması yapıldı
Eklenme Tarihi: 21/06/2021
TMMOB Ankara İKK, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, Ankara Tabip Odası, Ankara Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası tarafından 18 Haziran 2021 tarihinde Eğitim Sen Ankara 5 Nolu Şube "HDP`ye Yönelik Saldırıyı Kınıyoruz!" başlıklı ortak bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamayı Ankara Tabip Odası Başkanı Ali Karakoç yaptı.
Açıklamada, "Kendi siyasal çıkarları uğruna kendilerine oy vermeyen herkesi teröre destek vermekle suçlayan, milyonlarca oy alarak meclise girmiş bir partiyi terör örgütü olarak niteleyen, kin ve düşmanlık üzerinden oy devşirmeye çalışan siyasi iktidar, bu saldırıya zemin oluşturan toplumsal ortamın asıl sorumlusudur," denildi.
Açıklamanın tamamı:
HDP`YE YÖNELİK SALDIRIYI KINIYORUZ!
Değerli Basın Emekçileri, Sevgili Arkadaşlar
Dün İzmir`de Halkların Demokratik Partisi İl Başkanlığını hedef alan ve Deniz Poyraz`ın öldürülmesiyle sonuçlanan faşist saldırıyı kınıyoruz. Hayatını kaybeden kardeşimizin ailesine ve tüm HDP örgütlülüğüne başsağlığı diliyoruz.
Bu saldırı, bu ülkede barıştan, demokrasiden, kardeşlikten ve bir arada yaşamdan yana tüm toplum kesimlerine yönelik bir saldırıdır.
Bu saldırı, demokratik siyasete ve halk iradesine yönelik bir saldırıdır.
Bu saldırı bu ülkenin çok kültürlü, çok kimlikli ve çok sesli dokusuna yönelik bir saldırıdır.
Katilin sosyal medya paylaşımları incelendiğinde, bu kişinin geçtiğimiz yıllar içinde Suriye`de çatışma bölgesinde bulunduğu, ağır silahlarla pozlar verdiği, Kürt ve Ermeni Halklarını tehdit ettiği görülmektedir.
Yapacağı katliamı adeta öncesinden ilan eden bu kişinin, elinde koca bir çantayla sürekli olarak polis gözetiminde bulunan HDP İzmir İl Binasına elini kolunu sallayarak girebilmesi düşündürücüdür. Başta İzmir Valisi, Emniyet Müdürü ve istihbarat birimleri olmak üzere, gencecik bir kardeşimizin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bu saldırıda ihmali bulunan tüm yetkililer derhal istifa etmelidir.
Değerli Arkadaşlar,
Bu olayın asıl sorumlusu ne tek başına eli kanlı katil, ne de görevini ihmal eden emniyet güçleridir. Bu olayın asıl sorumlusu, yıllardır sistematik olarak HDP`yi ve HDP`lileri terörle özdeşleştirmeye çalışan, HDP`yi ve HDP`lileri hedef gösteren siyasi iktidardır.
Kendi siyasal çıkarları uğruna kendilerine oy vermeyen herkesi teröre destek vermekle suçlayan, milyonlarca oy alarak meclise girmiş bir partiyi terör örgütü olarak niteleyen, kin ve düşmanlık üzerinden oy devşirmeye çalışan siyasi iktidar, bu saldırıya zemin oluşturan toplumsal ortamın asıl sorumlusudur.
Siyasi iktidarın (en tepesindeki isimden başlayarak devleti yöneten isimlerin) muhalefet partilerine, milletvekillerine, gazetecilere, aydınlara yönelen tehditkar dili bu ve benzeri saldırıları cesaretlendirmektedir.
Toplumu birbirine düşürmeye çalışan, şiddeti yaygınlaştıran, toplumsal barışı tehdit eden bu ayrıştırıcı dil ve politikalar derhal terk edilmelidir. Muhalifleri hedef alan saldırılar, şiddeti öven söylemler, toplumun belirli kesimlerine yönelik tehditler en ağır biçimde cezalandırılmalıdır.
Halkı Haziran-Kasım 2015 dönemi benzeri bir cendereye sıkıştıran tehlikeyi teşhir etmek, bertaraf etmek demokrasi ve huzur isteyen herkesin görevidir. Meşruluğunu ortadan kaldırmaya çalıştıkları şeyin HDP değil, hak istemek, özgürlük istemek, eşitlik istemek, adalet ve hukuk istemek olduğunu anlaşılmaktadır.
Bunun bir demokrasi kavgası olduğunu, kadın kavgası, doğa kavgası, çetelere karşı hukuk kavgası olduğunu, tüm ilişki ve örgütlenmelerin buna göre yeniden tariflenmesi, safların bu temelde oluşmasını sağlamak .
Tüm emek örgütlerini, siyasi parti ve grupları, demokrasi ve adalet taraftarların uygulanan şiddet ve kirli oyuna karşı birlikte tavır almaya çağırmak gerek
Değerli Arkadaşlar,
Son dönemde birbiri ardına ortaya saçılan itiraf ve suçlamalar, mafya ve hukuk dışı ilişkilerin devletin farklı kademelerinde ne kadar yaygın ve etkin olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Hukuk devletini ve demokratik siyaseti tehdit eden bu kirli yapılar ne kadar güçlü olsa da, bu ülkede ondan çok daha güçlü bir demokratik mücadele geleneği olduğunu biliyoruz.
Toplumu birbirine düşürmeye çalışan saldırı ve (katliamlar) ne kadar yaygın olsa da, bu ülkede ondan çok daha yaygın bir barış ve kardeşlik kültürü olduğunu biliyoruz.
Demokrasiden, barıştan ve bir arada yaşamdan yana güçler olarak bizler, bu ülkenin geleceğinin faşist saldırganlığın ve kirli ilişkilerin ağının ipoteği altına alınmasına izin vermeyeceğiz.
Tüm halkımızı ırkçı-faşist saldırganlığa karşı birlik olmaya, bir arada kardeşçe yaşamı savunmaya çağırıyoruz.
DİSK İç Anadolu Bölge Temsilciliği
KESK Ankara Şubeler Platformu
TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu
Ankara Tabip Odası