VAN İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜNDE BİR ARAYA GELDİ
6 MART 2022 pazar günü yaklaşık 50 kadın inşaat mühendisi ve yönetim kurulu üyelerinin de katılımı ile gerçekleşen dayanışma yemeğinde İnşaat Mühendisleri Van Şube Başkanı Mihail Atik toplumda ki ve sektörde ki kadın eşitsizliğine dikkat çekerek bu alanlarda ki mücadelenin büyütülmesi ve geliştirilmesi çalışmalarında imo olarak taraf olacaklarını belirterek, artan kadın cinayetlerinin yegane güvencesinin kadın örgütlülüğü ve istanbul sözleşmesi olduğunu belirtiler
Eklenme Tarihi: 08/03/2022
İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Sevda RONAY TEMİZER İMO Kadınları adına basın açıklamasını okumuştur.8 Mart Dünya Kadınlar Günü; eşitsizliğe, ayrımcılığa, sömürülmeye karşı durmak kadının emeğine, bedenine, kimliğine sahip çıkmak, her türlü şiddete tepkisizliğini, boyun eğmişliğini aşmak ve toplumsal anlamdaki eşitsizliklerini dile getirmek için kadınların el ele verdikleri bir gün olarak kutlanmaktadır. 8 Mart gününün tarihsel gelişimine kaynaklık eden olay 8 Mart 1857 yılında ABD’nin New York kentindeki bir tekstil fabrikasında çalışan işçilerin daha iyi koşullarda çalışabilmek için greve başlamasıyla kayıtlarda yerini almıştır. Polislerin işçilere saldırması ve ardındanişçileri fabrikaya kilitlemesi 8 Mart’ı anma gününe dönüştüren olaylara zemin hazırlamıştır. Söz konusu fabrikada işçiler içeriye kilitlenmiş haldeyken yangın çıkmış ve polisin kurduğu barikatlardan dolayı olay yeri tahliye edilememiştir. Çıkan yangın tam bir katliamın yaşanmasına sebep olmuş ve 120 si kadın 129 kişi hayatını kaybetmiştir.Fabrikadan yükselen alevler ve haklarını aradıkları için alevlerin arasında kalan kadınların acı dolu çığlığı aslında bugünün direniş meşalesini de yakmıştır. 1910 tarihinde yani 53 yıl sonra Danimarka'nın Kopenhag kentinde bu yangınında ölen kadın işçilerin anısına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilan edilmiştir. Türkiye'de ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlanmıştır. 1965- 1975 yılları arası Türkiye’de feminist kadın hareketlerinin baş göstermesi sonucu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaygın olarak kutlanmaya başlanmıştır.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün amacı eşitlik kavramı ile kadın erkek arasında dengeli bir ilişki kurmaktır. Yasalar önünde kadın ve erkek eşitliği sağlanmışken toplumsal alanda kadınların mağduriyetlerinin halen giderilememiş olmasına bir tepkidir. Kadın olmanın bedelini her gün varlığımızla, bedenimizle, emeğimizle ödeyerek yaşıyorken, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin ardından kadınların yaşamını sarmalayan gerici karanlık ve erkek şiddeti tırmandırılarak kadın cinayetleri aleni hale getirildi. Bunun yanında kadınların istihdamdan çekilerek eve kapatılması, ev içi emeğin sürekli sömürüsü, kız çocuklarının güvensizliğe terk edilmesi, toplumun muhafazakarlaştırılması gibi artarak devam eden sorunların konuşulma alanları da daraltılıyor.Bu ülkede yaşayan herkesin ama herkesin onurlu bir yaşam sürdürme hakkının tüm uygulamalar ile güvence altına alınması gerekirken, mevcut kazanılmış haklar bir bir elimizden alınıyor. Kadınları ve kız çocuklarını şiddetten, istismardan koruyan yeni yasal düzenlemeler geliştirilmesi gerekirken tam aksine bu yasal düzenlemeler bir gecede feshediliyor. Kadınları koruyacak uygulamalar kaldırılıyor.
Cezaevleri; düşündükleri, siyaset yaptıkları, haber yazdıkları ve konuştukları için suçlanan hüküm giymeden yıllardır tutuklu insanlarla dolup taşmışken maalesef ki anne kadınlar da bu durumdan etkilenmektedir. İnsani yaşam koşulları tüm mahkumlar için zor olan cezaevleri,anne mahkûmlar için çok daha yaşanılmaz ortamlar halini almıştır. Anneleri ile beraber bu ortamları paylaşan çocuklar da ne yazık ki cezaevlerinin en masum hükümlüleri olmuştur. Olaylar insani yaşam koşullarına bunca tesir etmişken,biz kadınlarolarak bir an önce bu duruma insan hakları ve çocuk hakları gözetilerek,göstermelik olmayan uygun bir çözüm getirilmesi taraftarıyız.
Kadınlar… savaş ganimeti olarak görülen, potansiyel tehlike arz ediyor diye erken evlendirilen baş belası sanılan, özgür olunca tehlikeli görülen kadınlar… Ev işi yapıyor diye emeği hiçleştirilen, çocuk doğuruyor diye eve hapsedilen, nasıl olsa kocası çalışır diye işverenin az ücrete layık gördüğü, yükselmesin diye cam tavan uyguladığı kadınlar… Başında baba, abi, koca yoksa ’başıboş’olarak nitelendirilen kadınlar… Öldürülen, yüksekten atılan hatta diri diri yakılan kadınlar… Eril zihniyetin bu sömürü sıfatlarının hiç birini kabul etmiyoruz/etmeyeceğiz! Ayrıştırmanız ve sınıflandırmanız biz kadınları bölemeyecek! Biz KADINLAR, tüm renklerimizle Yaşayacağız! Yaşatacağız!
Yaşasın örgütlü kadın mücadelesi!Yaşasın 8 MART!
VAN İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI OLARAK TÜM KADINLARIN DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ.